2016 yılında Egemen Vardar tarafından pompalı tüfekle öldürülen Yağmur Önüt’ün davası tekrar ertelendi. Fail cinayeti işledikten sonra “tüfek bozuk sanıyordum” demiş ve “şakalaşıyorduk” ifadesi vermişti. Bu beyan ülkedeki hukuksuz işleyiş içerisinde karşılık buldu ki fail yalnızca 10 ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildi. Bir kadın cinayeti faili, şu anda tutuksuz yargılanıyor.
Yağmur’un yakınlarıyla birlikte yıllardır adalet mücadelesini yürütüyoruz. Her davada bunun bir şaka değil cinayet olduğunu söylüyoruz. Failler kadınları öldürdükten sonra “şakalaşıyorduk, öldürmek istemedim” diyerek cinayetten sıyrılabileceklerini düşünüyor. Yargı ise faillerin bu kalıplaştırdığı ifadeleri geçerli sayabiliyor. Neredeyse her kadın cinayetinde faillerin cezadan kurtulmak için söylediği yalanlar ve bahaneler gibi, bunun da geçerliliği yok.
Yağmur’un davası önce cinayet davalarının görüldüğü Ağır Ceza Mahkemesi yerine daha farklı suç türlerine bakan Asliye Ceza Mahkemesi’nde açıldı. Mücadelemiz sonucu Ağır Ceza Mahkemesi’ne taşınabildi. Burada ise failin “şaka” savunmasına dayanan mahkeme “bilinçli taksirle öldürme” suçundan faile 5 yıl 10 ay hapis cezası verdi. Bu karar Yargıtay tarafından bozuldu. Yargıtay “olası kastla öldürme” suçundan ceza verilmesini istedi. Tüfekle doğrudan öldürücü biçimde ateş açılarak gerçekleşen bu cinayet bir “kasten öldürme” eylemidir dedik davanın başından beri. Buna rağmen Yargıtay “olası kast olduğu” gerekçesini öne sürdü. Olası kast suçunun üst sınırı 25 yıl hapis cezası. Bu nedenle Nisan ayında gelen Yargıtay kararının hemen ardından avukatımız, sanığın tutuklanması talebinde bulundu. Savcı da tutuklanmasını talep etse de mahkeme bu talebi reddederek sanığı tutuklamadı. 9 Eylül’de görülen ilk celsede de sanığın tutuklanması talebi reddedildi.
9 Eylül günü ilk duruşma görüldü. Mahkeme Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’na tebligat yapılmadığı gerekçesiyle bu duruşmada hiçbir işlem yapmadan davayı 23 Kasım’a erteledi. Hemen tamamlanabilecek basit bir tebligat işlemi için adaleti 2 ay daha ertelemiş oldu. Üstelik gerçekte Aile Bakanlığı’na tebligat yapıldığı, mahkeme heyetinin bundan haberi bile olmadığı duruşmadan sonra ortaya çıktı. Mahkeme titizlikle incelemesi gereken dosyada böylesi hatalar yapıyor. Bakanlık kendilerine tebliğ edilmiş olan davaya gelmeye bile tenezzül etmiyor. 5 yıldır sürüncemede kalan adalet, yetkililerin görevini yapmaması sonucu daha da gecikiyor.
Yağmur için 5 yıldır gelmeyen adalet için mücadele etmeye devam edeceğiz. Yağmur’un yakınları başından beri yalnız yürümedi ve asla yalnız yürümeyecek. Yağmur için adalet sağlanana kadar bunun bir şaka değil cinayet olduğunu söyleyeceğiz.